Glisin Nedir?
Glisin, yarı esansiyel bir amino asit olup apolar özellik gösterir. Glisinin formülü NH2CH2COOH şeklindedir. Yan zincirinde sadece bir hidrojen atomu bulunur. Molekül kütlesi 75,07 g·mol−1 ve erime noktası 232 ila 237 °C arasında değişkenlik gösterir. Optik olarak aktif olmaması sebebiyle optik izomeri bulunmaz. Diğer amino asitlere oranla daha esnek ve daha küçük bir yapı gösterir. Bu sayede diğer amino asitlerin sığamadığı yere sığabilmektedir. Kollajen heliksinde sadece glisin amino asidi bulunmasının sebebi de budur. Kollajen dışındaki proteinler az miktarda glisin yapıtaşı içermektedir. Glisin renksiz, kristal ve tatlımsı bir katı özelliğindedir. Glisin ilk defa Henri Braconnot tarafından 1820 senesinde sülfürik asit içerisine jelatin karıştırılarak kaynatılmasıyla keşfedilmiştir.
Glisin Formülü Nedir?
Glisinin molekül formülü C2H5NO2 şeklindedir. Kimyasal formülü aşağıdaki gibidir.
Glisinin Faydaları Nedir?
Glisinin vücuda birçok faydası bulunur. Başlıca faydaları aşağıda listelenmiştir.
- Cilt sağlığının korunmasını sağlar. Diyabetik hastalardaki cilt ülserlerinin iyileşmesini 2 kat hızlandırmaktadır. Kollajen üretimini destekler ve cilde nem sağlar. Derideki yara iyileşmelerini hızlandırır.
- Şizofreni semptomlarının azalmasını sağlar. Bilişsel ve depresif semptomların önemli ölçüde azalmasına yardımcıdır. Aynı zamanda depresyon, düşük glisin seviyeleri ile doğrudan bağlantılıdır. Obsesif kompulsif bozukluk tedavisinde de kullanılmaktadır.
- Minimum glisin alımı dahi beyindeki mikrodamarların %250 oranında genişlemesini sağlar. Beyindeki glisin eksikliği beyin nörokimyasının bozulmasına, DNA ve RNA’ nın olumsuz etkilenmesine neden olur. Düzenli glisin alımı, felç oluşma riskini azaltır.
- Uyumadan önce alınan glisin, derin uykunun kalitesini artırır ve uykuya dalma süresini kısaltır.
- Bağırsak sağlığını korur ve mide asidi sekresyonunun inhibe olmasını sağlar. Ülsere karşı koruyucu etki gösterir.
- İnsülin yanıtının artmasına ve diyabetin önlenmesine yardımcıdır. Glisin, metabolik bozuklukları önler. Kan basıncının düşmesini sağlar.
- Glikoz dengesini sağlar.
- Sistolik kan basıncının düşmesine yardımcıdır. Kalp sağlığını korur.
- Kas gücünün artmasını sağlar. Yeterli glisin alımı artrite karşı korur. Tendonlardaki iyileşme sürecini hızlandırır.
- Serbest radikal oluşumunu ve iltihaplanmayı önler.
- Karaciğer sağlığını korur. Serbest yağ asitleri ve trigliserid seviyelerinin dengelenmesini sağlar.
Glisinin Zararları Nedir?
Glisin doğal form amino asittir. Bu sebeple besinlerden alındığında çok fazla tüketme riski bulunmaz. Glisinin oluşturabileceği zararlar ve risk faktörleri aşağıda listelenmiştir.
- Hamileler, emzikliler, böbrek ve karaciğer hastalığına sahip olanlar olası risk durumlarını önlemek için glisini uzman eşliğinde almalıdır.
- Psikiyatrik ilaçlardan olan klozapin kullanılırken glisin alınmamalıdır.
- Felç geçirmiş hastalar uzman eşliğinde glisin almalıdır.
- Fazla glisin alımında kusma, mide bulantısı ve mide ağrısı görülmesi mümkündür.
Glisin İçeren Besinler Nedir?
Glisin sıklıkla et ve süt ürünlerinde bulunur. Glisinden zengin olan besinler aşağıda listelenmiştir.
- Deve Kuşu ( But ) : 100 gramı için 3851 mg
- Deve Kuşu ( Göğüs ) : 100 gramı için 3672 mg
- Kavurma : 100 gramı için 3527 mg
- Keçi Eti ( But ) : 100 gramı için 2454 mg
- Dana Akciğer ( Sakatat ) : 100 gramı için 2131 mg
- Soya Kıyması : 100 gramı için 1847 mg
- Otlu Çağ Kebap : 100 gramı için 1680 mg
- Barbunya Fasulyesi : 100 gramı için 1542 mg
- Hindi Eti ( Derisiz ) : 100 gramı için 1252 mg
- Kırmızı Mercimek : 100 gramı için 1183 mg
- Çipura : 100 gramı için 1134 mg
- Kolza Tohumu : 100 gramı için 1133 mg
- Kefal : 100 gramı için 1109 mg
- Bıldırcın Eti : 100 gramı için 1081 mg
Hipoglisemi ve Glisinin İlişkisi Nedir?
Glisin, kan şekeri seviyelerinin olumlu yönde etkilenmesini sağlar. Yakın geçmiş araştırmalarında diyabetin glisin ile ilişkisi sıklıkla incelenmektedir. Glisin takviyeleri ve gece yaşanan hipoglisemi riskini düşürmektedir. Bu sebeple tip 2 diyabet hastaları için glisin takviye kullanımı tavsiye edilmektedir. Aynı zamanda glisin, insülin duyarlılığının da artmasını sağlamaktadır. Yapılan bir çalışmaya göre, insülinin glisine karşı oluşturduğu yanıt incelenmiştir. Araştırmada, glisinin diyabetli kişilerde insülin salınımını uyardığı görülmüştür. Bununla beraber ağızdan alınan 40 -50 gramlık glisinin, diyabetli hastaların kan glukoz konsantrasyonlarındaki orta derecelik bir azalma olduğu görülmüştür. Glisinin ayrıca glukagon konsantrasyonlarında da belli bir artışa neden olduğu belirtilmiştir.
Glisin Sülfat Nedir?
IUPAC adıyla glisin sülfat veya triglisin sülfat kimyasal bir bileşiktir. Kimyasal formülü C6H17N3O10S şeklindedir. Molekül kütlesi ise Molekül kütlesi 323, 7 g·mol−1 değerindedir. Triglisin sülfatın yoğunluğu 1.69 g/ cm3’ tür. Beyaz toz görünümüne sahiptir. Glisin sülfatın ampirik formülünde protanlanmış glisin parçası ve sülfat iyonları bulunmaktadır. Vidicon katot ışınları görüntüleyici tüplerde kullanımı mevcuttur. Üç kat daha fazla glisin içeren sulu sülfirik asit çözeltisinin buharlaştırılması sonucu triglisin sülfat kristalleri oluşmaktadır.
Glisin Dışındaki Diğer Amino Asitler Nedir?
Amino asitlerden bazıları vücutta sentezlenebilirken bazıları sentezlenemez. Vücutta sentezlenen ve dışardan alınmasına gerek duyulmayan amino asitlere esansiyel olmayan amino asit veya endojen amino asit denir. Esansiyel olmayan amino asitler glutamik asit, asparajin, aspartik asit ve alanindir. Esansiyel amino asitler ise vücutta üretilemeyen ve besinlerden alınması gereken amino asitlerdir. Esansiyel amino asitlerin diğer adı eksojenik amino asitlerdir. Bunlar lösin, izolösin, fenilalanin, valin, lizin, metionin ve triptofandır. Yarı esansiyel amino asitler ise artan ihtiyaçla ve büyüme gelişme dönemlerinde esansiyel duruma geçerler. Yarı esansiyel amino asitler prolin, serin, histidin, arjinin, sistein, glisin, tirozin, glutamin ve ornitindir. Bununla birlikte vücut için en önemli amino asitlerden BCAA (Dallı Zincirli Amino Asitler) valin, lösin ve izolösindir.
Glisin, Gliserinle Aynı Mıdır?
Gliserin yani gliserol, sıvı halde bulunan polar organik özellik göstere bir alkoldür. Hafif tatlı aroması bulunur. Suyla ve alkolle karışma gösterirken asetonda çözünebilir. Tıbbi gliserin ise diyabet hastalığında sıkça kullanılır. Gliserinin molekül formülü C3H8O3 şeklindedir. Molekül kütlesi 92, 09 07 g·mol−1 ve erime noktası 18 °C’ dir. Gliserol organik bir bileşikken glisin yarı esansiyel bir amino asittir. Gliserin, hayvansal ve bitkisel yağların içerisinde bulunur. Aynı zamanda sabun yapımında yan ürün olarak kullanılır. Glisin ise proteinlerde bulunan en basit amino asit türüdür. Gliserol azot atomunu içermezken glisinde azot atomu bulunur.
Glisini Tatlandırıcı Olarak Kullanabilir Misiniz?
Glisin ismi Yunanca olarak tatlı kelimesinden gelmektedir. Glisinin, kapsül veya toz formunda takviyeleri bulunmaktadır. Özellikle toz formu suda kolaylıkça çözünebilir ve tatlı tadı bulunmaktadır. Bu sebeple glisini tatlandırıcı olarak kullanmak mümkün. Günlük beslenmede diyete eklenebilir ve çeşitli yiyeceklere eklenerek kullanılabilir. Glisinin eklenebileceği besinler kahve, çay, yulaf ezmesi, çorba türleri, yoğurt, süt ve puding gibi tatlılardır.
Jelatinde Ne Kadar Glisin Var?
Jelatinin kuru ağırlığının %98 ila %98 kadarı proteinden oluşmaktadır. Jelatin içeriğinin yüksek kısmı esansiyel olmayan amino asitlerden oluşmaktadır. İçeriğinde triptofan bulunmaz. İzolösin, metiyonin ve treonin içeriğinden ise fakirdir. Jelatinin içeriğinde yaklaşık % 21 glisin, %12 - prolin, % 12 hidroksiprolin, %10 glutamik asit, % 9 alanin, % 8 arjinin, % 6 aspartik asit, % 4 serin, % 4 lizin, % 3 lösin, % 2 valin, % 2 fenilalanin, % 2 treonin, % 1 izolösin, % 1 hidroksilizin, %1’ den daha az metiyonin ve histidin, % 0.5’ ten az ise tirozin bulunmaktadır. Jelatindeki bu değerler, hammaddenin kaynağı ve işlenme yöntemine göre değişkenlik göstermektedir.
Glisinin Yer Aldığı Fizyolojik Olaylar Nedir?
Glisin vücutta bir çok fizyolojik ve metabolik olayda yer alır. Glisinin vücutta yer aldığı fizyolojik olaylar aşağıda listelenmiştir.
- Merkezi sinir sisteminde önemli rolü bulunur. Omurilik ve beyin kökünde nörotransmiterdir. Nöronlardaki glisin reseptörlerini uyarılması sonucu nöronlarda Cl- (klorür ) akışı görülür.
- Safra tuzu sentezini, pürin sentezini, hippurat sentezini, porfirin sentezi, kreatin sentezini ve glutatyon sentezi gibi metabolik olaylara yardımcı olur.
- Refleks yanıtların oluşmasını sağlar.
- Duyusal girdilerin işlenmesinde ve ağrı duygusunun oluşmasında rol oynar.
Sarkozin Glisin İle Aynı Mıdır?
Sarkozin diğer adıyla N – Metilglisin glisinle aynı değildir fakat glisin sentezinde oluşan ara ürün yani yan üründür. İlk olarak 1847 senesinde Alman kimyager olan Justus von Liebig tarafından izole edilip sarkozin ismi verilmiştir. Kimyasal formülü C3H7NO2 şeklindedir. Molar kütlesi 89,004 g·mol−1 değerindedir. Sarkozin , kas ve vücudun diğer dokularında bulunan amino asit türevidir. Laboratuvarda ise metilaminden veya klorasetik asitten sentezlenebilir. Tatlı tada sahiptir ve suda çözünme gösterir. Glisin sıklıkla yumurtanın sarısında, hindide, jambonda, sebzelerde ve baklagillerde bulunmaktadır. Diş macunu yapımında kullanılır. Sarkozin; kreatin, serin, pürinler ve glutatyonun fizyolojik süreçlerinde önemli rol oynayan glisine parçalanabilmektedir. Şizofreni ve depresyonun tedavisinde ek tedavi yöntemi olarak sarkozin tercih edilmektedir.
Glisin Kreatine Sentezini Arttırır mı?
Kreatin, tüm memelilerde karaciğer, böbrek ve pankreasta arjinin, glisin ve metiyoninden sentezlenen bir amino asit türevidir. Memelilerde doğal olarak bulunur ve sentezi sonrası vücut dokularına, kalbe ve beyne taşınır. Kas hücrelerine yağ indirgenmesini ve ATP yıkılmasını sağlayarak enerji desteği oluşturur. Bu sayede depolayıcı form olarak adlandırılan fosfokreatine dönüşmüş olur. Fosfokreatin, kas ve diğer dokularda ADP’ den ATP’ ye dönüşümü sağlayan fosfat bileşiğidir. Bu sebeple aktif kas faaliyeti yapılan sporcular sıklıkla kreatin kullanımını tercih etmektedir. Spor performansının artmasını sağlar ve ATP ihtiyacını karşılar.
Glisin Kan Basıncını Düşürür Mü?
Yapılan çalışmalara göre glisinin kalp hastalıklarına karşı koruyucu etkisinin olduğunu göstermektedir. Bununla beraber aterosklerozu, arterlerin sertleşmesini ve daralmasını önlemektedir. Glisin amino asidi, vücudun nitrik asidi kullanmasını da düzenler. Nitrik asit kalp damar sağlığı için önemli bir bileşendir. Nitrik asit, kan akışını artırır ve kan basıncının düzenlenmesini sağlar. Göğüs ağrısı şikayeti olan 4000’ den fazla kişiye yapılan bir çalışmada, 7 yıllık takip sonucunda yüksek glisin seviyesinin kalp hastalığı ve kalp risklerini önemli ölçüde azalttığı tespit edilmiştir. Bununla beraber yüksek glisin seviyelerinin kan kolesterol seviyesini de azalttığı görülmüştür. Yapılan araştırmalar çok fazla olsa dahi kalp damar hastalığı olan kişilerin kullanmadan önce uzman tavsiyesi alması gerekmektedir.
Glisin İnsülini Yükseltir Mi?
Tip 2 diyabet sonucunda düşük glisin seviyeleri görülür. yapılan araştırmalara göre glisin, diyabeti olmayan kişilerde insülin yanıtının artmasını sağlayarak glisin takviyelerinin tip 2 diyabetli kişilerde bozulmuş insülin yanıtının düzelmesini sağlamaktadır. Glisinin yeterli miktarda alımı tip 2 diyabet riskini de azaltmaktadır.
Glisin, GABA'yı Artırır Mı?
GABA yani gama amino bütirik asit, engelleyici nörotransmiter olarak sinir sistemi üzerinde aktif roldedir. Kimyasal formülü formülü C4H9NO2 şeklindedir. 1950 senelerinde beyin dokularında ilk kez tanımlanmıştır. İnhibitör nörotransmiter görevinse sahip olan GABA ve glisinin sentezlenmesi beyinde ve omurilikte sağlanr. Gaba, piridoksal fosfat ihtiyacı olan glutamik asit dekarboksilaz enzimiyle glutamat tarafından sentezlenir. Glisinin ise metabolik yollarla sentezlenmesi mümkündür. Yüksek afiniteli taşıyılar verilerin hareketlerini sonlandırarak yeniden kullanma amacıyla GABA veya glisinin sinaptik alıcılara geri gönderilmesini sağlar. Glisinin merkezi sinir sistemindeki dağılımı GABA’ ya oranla daha lokalizedir. Omurilikte yer alan engelleyici sinapsların yarısı glisin kullanırken diğer yarısı GABA kullanmaktadır.
Uyumak İçin Ne Zaman Glisin Almalıyım?
Yapılan araştırmalara göre yatmadan 1 saat önce bir bardak su ile alınan glisin rahat bir uyku sağlamaktadır. Bununla beraber uyku kalitesinin artmasını, uykuya dalma süresinin kısalmasını ve uyku esnasında uyanma ihtimalinin azalmasını sağlamaktadır.
Uyumak İçin Ne Kadar Glisin Almalıyım?
Glisin, vücut ısısının düşmesine yardımcıdır. Vücuttan ekstemitelere kan akışını artırır ve vücut ısısını düşürür. Vücut sıcaklığı uykuya dalma süresi konusunda oldukça önemli bir faktördür. Sıcaklıkta hafif düşüş sağlandığında uykuya geçiş hızlanır. Glisinde buna yardımcı olur. Bununla beraber glisin, serotonin seviyelerinin artmasını sağlar. Serotonin uyku ile bağlantılıdır. Melatonin salınımı için serotonin gereklidir. Uykuya dalmakta güçlük çeken kişilerde glisin alımı uykuya dalma süresini hızlandırır ve uyku kalitesin artırır. Yapılan araştırmalara göre, oral glisin alımının serotonini yükselttiği ve uykusuzluk semptomlarını azalttığı görülmüştür. Daha kaliteli uyku ve uykunun kesintiye uğramaması için alınacak olan glisin miktarı 3 ila 5 gram arasında değişkenlik göstermektedir.
Kollajende Ne Kadar Glisin Var?
Kollajen, bağ dokusundaki en yoğun proteinidir. Glisin, lizin ve prolinin kollajen yapısında rolü bulunur. Bu amino asitlerin yetersiz bulunması kollajen sentezinin ve rejenerasyonunun zorlanmasına neden olur. Kollajenin yaklaşık olarak %33 ‘ ünü glisin oluşturmaktadır. Kollajenin cilt için önemi büyüktür. Cildin elasikiyetini ve sürekli yenilenmesini sağlar. Memelilerde bulunan proteinlerin çoğu kollajendir. Tüm vücut proteinlerinin yaklaşık olarak %25 ila %35 kadarını oluşturmaktadır. 16 tipten fazla kollajen bulunmaktadır. Fakat insan vücudunda 3 farklı tipi bulunur. Kollajen üretiminin önemli bir bileşeni C vitaminidir. C vitamini eksikliğinde, kollajen kusurlu olur ve bağ dokuları hasar görür. Sonucunda diş eti problemleri ve cilt rengi solmaları görülür.
Glisin İshale Neden Olabilir Mi?
Glisinin yüksek dozaj takviyeler halinde alınması bazı yan etkilere neden olur. Bunlarda biri de ishaldir. İshalin yanı sıra yüksek glisin takviye kullanımı mide ağrısı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabilmektedir. Bunun önlenmesi için glisine düşük dozlarla başlanmalı sonrasında kademeli artış sağlanmalıdır. Bu şekilde istenen etki elde edilmiş olur.
Glisinin pH'ı Nedir?
Glisin, amfoter yapı gösteren bir amino asit türüdür. Amfoter yapı, hem asit hem baz özelliği gösterebilen bileşenlere verilen isimdir. Glisin, yan zincirinde tek bir hidrojen atomu bulundurur. Düşük pH’ da glisin molekülleri protonlanmaya başlarken PKa değeri 2. 4 değerindedir. Yüksek pH’da ise glisin molekülleri protonlarını kaybeder ve PKa değeri 9. 6 değerine gelir. 0. 01 M kadar glisinin pH’ ı 7. 1 değerindedir.
Yorumlar (0)
Yorum Yapın