Cildine gereken kolajen desteğini al.

Fit1001 logosearch icon
Abur Cubur Tüketimi Metabolizmayı Nasıl Etkiler?Yorum Ekle
0

Abur Cubur Tüketimi Metabolizmayı Nasıl Etkiler?

Abur cubur tüketiminin vücuttaki etkileri nelerdir? Abur cubur çok zararlı mıdır?
12 dk. da okunurFit1001 Editör04 Nis 20230 Yorum
Abur Cubur Tüketimi Metabolizmayı Nasıl Etkiler?

Metabolizma vücuttaki her hücrede meydana gelen ve vücudun enerji ihtiyacını karşılayan tüm kimyasal reaksiyonların tamamına denir. Metabolizma sonucu oluşan enerji ile yaşamın devamı için gerekli faaliyetlerin tamamı gerçekleştirilir. Hızlı bir metabolizma daha fazla kalori yakımı, yavaş bir metabolizma ise daha az kalori yakımı anlamına gelir.

Abur cuburun metabolizma üzerindeki etkisi üzerine konuşulacak olursa çok sık ve fazla miktarlarda tüketilmesi beyni güçlü bir şekilde etkileyebilmektedir. Beynin ödül ve zevk merkezini kontrol etmeye yardımcı olan dopamin salınımını tetikleyebilmektedir. Normalden fazla dopamin artışı ise beyinde mutluluk hissini arttırır ve yeme bağımlılığa sebep olarak daha fazla abur cubur tüketimine neden olabilmektedir.

Abur cubur tüketimi ile gün içerisinde kalori yakılması daha az olur. Bunun sebebi ise abur cuburların tüketilmesi sonrası sindirilmesi için gereken enerji kompleks gıdalara göre daha azdır, yani daha az kalori harcanılması ile sindirimleri gerçekleşir. Bu nedenle kilo vermek giderek zorlaşır ve obezite riskini de artırır. Obezite gelişimine neden olmasının yanında düzenli ve dengeli beslenme yetersizliği sonucunu da doğurur. Bununla beraber metabolizma hızını da düşürür.

Abur cuburların besin kaliteleri de düşüktür. İçerisinde lif bulunmayan, rafine şeker seviyesi fazla olan ve katkı maddelerini de içeren abur cuburlar tüketilmeleri ile kan şeker seviyelerinde ani yükselmelere ve daha sonrasında ise ani düşmelere neden olabilmektedir. Bu durum ise kişide gün içerisinde normalden daha fazla ve sık hissedilen açlık hissine, yorgunluğa ve gerginliğe sebep olur. Bunun yanı sıra yüksek şeker içeriği nedeni ile tüketildiğinde, fruktoz doygunluk sinyallerini değiştirebilir, yemek yedikten sonra açlık hormonunun yanıtını bozabilir ve karın çevresinde yağ depolanmasına neden olabilir. Aynı zamanda yüksek yağ içeren abur cuburlar kaslardaki glikoz kullanımlarında değişikliklere sebep olarak ilerleyen dönemlerde insülin direncine de sebep olabilmektedir. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki düzenli abur cubur tüketimi ile artan insülin direnci riski arasında ilişki bulunmaktadır. İnsülin direnci ise tip 2 diyabet, obezite, depresyon, kanser gibi başka ciddi hastalıkların oluşmasında ciddi bir risk faktörü olarak bilinir.

Abur Cubur Kilo Aldırır mı?

Evet, abur cubur kilo aldırır. Abur cuburların içerisinde yüksek miktarlarda şeker bulunur ve bu şeker vücutta fazladan karbonhidrat olarak algılanır. Fazla algılanan bu karbonhidratlar genellikle fruktoz şurubu içeriğinden kaynaklanır ve vücutta yağ depolarına yerleşir. Özellikle vücudun belirli bölgelerinde; göbek, basen, kalça gibi bölgelerdeki yağ depolarında depolanırlar ve kilo almaya neden olurlar.

Bunun yanı sıra abur cuburların içerisinde yine yüksek miktarlarda sağlıksız yağ ve katkı maddeleri de bulunur. Bu nedenle de yüksek kalori içerir, hızlı kilo artışına ve hatta obeziteye neden olur.

Abur Cubur Nedir?

Türk Dil Kurumu sözlüğünde ‘’abur cubur’’ kelimelerinin anlamı; yararı gözetilmeksizin rastgele yenilen şeyler, işe yaramayan, boş, yararsız bir biçimde şeklinde geçer. Yani bu tür yiyeceklerin aslında yararı yoktur ve tüketimi gereksiz şeklinde yorumlama yapılabilir.

Abur cubur, içeriğinde yüksek oranlarda rafine şeker ve sağlıksız yağlar olan işlenmiş besinlerdir. Yüksek miktarlarda yağ, şeker ve tuz içerir ve kan şekerini hızla yükseltir. Bunların yanında içerisinde düşük oranlarda protein ve lif içeriği bulunsa da kalorisi yüksektir. Genelde fiyat olarak ucuz, kolay ulaşılabilir ve taşınabilirdir ve bu özellikleri ile sıkça tercih edilir. Lezzetli tada sahip olsa da yalnızca geçici bir tokluk hissi sağlar ve porsiyon bakımından fazla miktarlarda tüketilmeye müsaittir. Sağlık üzerine bir katkı sağlamaz ve bununla birlikte aşırı enerji alımına neden olduğu için şişmanlamaya neden olur.

Bir gıda maddesinin abur cubur olarak nitelendirilmesi için iki ölçütün o gıdada bir arada bulunması beklenir. İlk olarak gıdanın herhangi bir hazırlık gerektirmeden, alındığı anda tüketime hazır olmasıdır. İkinci olarak ise gıdanın besin öğeleri içeriği bakımından zayıf ancak kalorisinin yüksek olmasıdır. Bu iki ölçüt ile gıdaların abur cubur sayılıp sayılmayacağı hakkında fikir verir.

Abur Cubur Yiyecek Çeşitleri Nelerdir?

Abur cuburlar çoğunlukla zayıf besin değerine sahip yüksek şeker içeren besinlerdir. Abur cubur yiyecek çeşitleri aşağıda listelenmiştir:

  • Cips
  • Çikolata
  • Bisküvi
  • Patates kızartması
  • Asitli içecekler
  • Tüm şeker ve şekerleme ürünleri (jöle şekerleme, sert şekerleme çikolatalı-kakaolu barlar)
  • Gofret
  • Kekler ve pasta (yaş pastalar, ekler, kruvasan, donut, mozaik pasta, muffin, cupcake)
  • Kurabiye
  • Dondurma
  • Kraker
  • Hazır pudingler
  • Meyveli soda
  • Krema, mayonez gibi yağlı soslar

Abur Cubur Ne Sıklıkla Tüketilmelidir?

Abur cubur tüketme sıklığı ayda 1 kere şeklinde olmalıdır.

Genelde abur cuburun kişinin hayatından tamamen çıkarılması tavsiye edilir. Ancak bu mümkün değilse en azından sıklığı azaltılmalı ve tavsiye edildiği şekilde ayda 1 kere olacak şekilde tüketilmelidir. Başlangıç aşamasında bir zorlanma olursa 2 veya 3 haftada 1 kere olacak şekilde de başlanabilir. Daha sonra ise bu arayı açarak abur cubur tüketiminin azaltılması gerekir.

Fazla Abur Cubur Tüketiminin Olumsuz Etkileri Nelerdir?

Abur cuburun içerisinde yüksek oranlarda katkı maddeleri ve koruyucular bulunması nedeniyle fazla tüketilmesi durumunda birçok hastalığa neden olabilmektedir. Bununla birlikte var olan birçok hastalığın olumsuz etkilerinin artmasına da neden olabilmektedir. Fazla abur cubur tüketiminin olumsuz etkileri aşağıda listelenmiştir:

  • Kalp hastalığı riski
  • Hipertansiyon
  • Diyabet
  • Kanser
  • Karaciğer
  • Mide barsak sistemi
  • Beyin fonksiyonları
  • Yorgunluk
  • Depresyon
  • Obezite
  • Alzheimer
  • Kolesterol
  • Diş çürükleri

Kalp hastalığı riski

Kalp hastalıkları, kalpte meydana gelen ve kalbin işleyişinde bozukluklara yol açan hastalıklardır. Kalp hastalıkları içerisinde; koroner arter hastalığı gibi kan damar hastalıkları, aritmi gibi kalp ritmi problemleri ve bu hastalıkların yanında doğuştan gelen kalp kusurları vardır. Kalp hastalığı tedavisi hastalığın ne olduğuna bağlı olarak değişse de genel anlamda yaşam tarzı değişikliği, egzersiz, doğru beslenme ile ilaç tedavi uygulamaları sıklıkla birlikte uygulanır.  Uygun durumlarda kan sulandırıcı, kolesterol düşürücü, tansiyon düşürücü, ritim düzenleyici, damar genişletici, göğüs ağrısını giderici ve kalp damar koruyucu ilaçlar da kullanılır.

Abur cubur tüketimi sonucu kalp hastalığı riski artabilir. Abur cubur tüketimi ile beraber kandaki trigliserid ve kolesterol seviyeleri artar. Vücutta biriken trans yağlar damar tıkanıklığına neden olur. İlerleyen dönemlerde ise kalp krizine bile neden olabilir. Yapılan bir araştırmaya göre vücudunda trans yağ oranı yüksek olan bireylerin sağlıklı bireylere göre 3 kat daha fazla kalp krizi geçirme riski olduğu görülmüştür. Ayrıca abur cuburlardaki kalori miktarının fazla olması nedeniyle kilo artışı görülebilir ki bu da kalp hastalığı için riskin daha da artmasına neden olmaktadır.

Abur cuburlardaki tuz miktarı alp hastalığı için risk faktörüdür. Bunun yanı sıra içerisindeki şeker miktarının fazla olması kalp damar sağlığı açısından tehlikeli bir durumdur. Abur cubur tüketimi ile fazla tuz tüketimine ek olarak fazla şeker tüketimi de artmakta ve bu da kan basıncının yükselmesine neden olmaktadır. Yapılan bir araştırmaya göre fazla şekerli içeceklerin tüketimi ile büyük ve küçük tansiyonun direkt olarak bu tüketim ile orantılı olduğu saptanmıştır. Bu nedenle şekerli içecekler, şeker ve tuz tüketiminin sınırlandırılması kalp damar sağlığının korunması açısından önemlidir.

Hipertansiyon

Hipertansiyon, yüksek tansiyon olarak da bilinir. Hipertansiyon; kalpten çıkan kanın atardamar duvarlarına uyguladığı basıncın yüksek olduğu bir tıbbi durumdur. Bu hastalık tüm dünyada yaygın olarak görülen kronik rahatsızlıkların başında gelir. Hipertansiyon tedavisi için yaşam tarzı değişiklikleri, düzenli egzersiz, kilo kontrolü, tuz alımının kısıtlanması ve gerekli durumlarda ilaç kullanımı sağlanır.

Abur cubur tüketimi hipertansiyon için bir risk faktörüdür. Abur cubur içerisinde bulunan fazla miktarda tuz nedeniyle tansiyon yükselir. Tuzda bulunan sodyum, suyu tutarak tansiyonda artışa ve ödeme neden olur. Ayrıca içerdiği fazla yağ, şeker ve kalori nedeniyle artan kilo ve şeker hastalığı riski de tansiyonu olumsuz etkiler. Şekerli yiyecekler kan basıncını yükselterek yüksek tansiyonu riskini artırır.

Diyabet

Şeker hastalığı da denilen diyabet, pankreasın yeterli miktarda insülin üretememesinden dolayı ortaya çıkan ya da pankreasın ürettiği insülinin vücut tarafından etkili bir şekilde kullanılamaması sonucunda ortaya çıkan ve yüksek kan şekeri seviyelerine neden olan kronik bir hastalıktır. Diyabet tedavisinde uygun bir diyet programı, kişiye özel egzersiz programı ve insülin ile ilaç tedavisi olarak yapılır.

Abur cubur gibi sağlıksız yiyecekler şeker hastalığı riskini artırır. Abur cuburlar kan şekerini yükseltmeleri ile bilinirler. Abur cubur içerisinde fazla miktarda bulunan şeker ve katkı maddeleri nedeniyle kan şekerinin düzeni bozulur; kan şeker seviyesinde aniden artmaya veya azalmaya neden olarak dalgalanmalara sebep olur ve bir süre sonra şeker hastalığına neden olabilir. Ayrıca abur cubur tüketimi obeziteye, obezite ise diyabete yol açabilir. 

Kanser

Kanser, vücudun herhangi bir organ ya da dokusundaki hücrelerin kontrolsüz çoğalması sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. En sık görülen kanser türleri; akciğer, mide, karaciğer, kolon ve meme kanseridir. Kanserin oluştuğu bölgeden başka organ ve dokulara yayılmasına metastaz denir. Kanserde en yaygın kullanılan tedavi yöntemleri; cerrahi, radyoterapi ve kemoterapidir. Sıklığı daha az olmakla beraber hormon tedavileri, biyolojik tedavi yöntemleri ve hedefe yönelik tedaviler de kullanılır.

Yapılan araştırmalara göre çok fazla abur cubur tüketmek kanser olma riskini artırır. Abur cuburların çoğunun içerisinde bulunan kimyasal katkı ve koruyucu maddeler nedeni ile hücrelerin genel yapısında değişiklik meydana gelir ve bu durum ise kanser riskini arttırır. Başta mide, barsak, prostat, meme ve karaciğer kanserleri olmak üzere pek çok kanser türüne yakalanma olasılığını arttırdığı da yapılan araştırmalar sonucu kanıtlanmıştır.

Karaciğer

Karaciğer; demiri, vitamin ve yağları, şeker gibi enerji kaynaklarını depolar. Vücuda zararlı olabilen toksik maddeleri temizler. Beslenme alışkanlıkları karaciğer sağlığını doğrudan etkiler. Dolayısıyla tüketilen her besin karaciğeri olumlu ya da olumsuz etkileyebilir ve hatta iltihaplanmasına ya da yağlanmasına sebep olabilir. Karaciğer tüketilen her besini vücudun kullanabileceği besin maddelerine, örneğin nişastayı şekere çevirir. Karaciğerin bu görevinden dolayı ile eğer fazla şeker içeren abur cubur gibi gıdaların tüketiminde aşırıya kaçılırsa karaciğer sağlığında sıkıntılar meydana gelebilir; uzun vadede, yağlı karaciğer hastalığı gibi bir duruma neden olabilir. Karaciğer hastalıkları tedavisinde egzersiz, düzenli ve sağlıklı beslenme ve ideal kiloya ulaşmak temel uygulamalardır. Bazı hastalıklarda uygun ilaç tedavisi ve daha ileri durumlarda cerrahi müdahale de yapılan yöntemler arasındadır.

Fazla yağlı, şekerli ve tuzlu abur cubur gibi gıdalar karaciğer sağlığına zarar verir. Abur cuburlar içinde bulunan fazla miktardaki trans yağ ve şeker ile karaciğer yağlanmasına neden olarak siroza kadar giden ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Ayrıca yapılan araştırmalara göre aşırı tuz içeren abur cubur gibi gıdaların tüketilmesi ile karaciğer fibrozisi denilen yaralanma durumuna neden olabilir.

Mide barsak sistemi

Sindirim sistemi içerisinde yer alan mide barsak sistemi; vücutta besinlerin yapı taşlarına parçalanması ve kullanılmayan kısımlarının dışkıya dönüştürülerek atılması sürecindeki işlevlerin yerine getirildiği yerdir. Bu organlara ilişkin hastalıklar, sindirim sistemi hastalıkları grubuna girer. Sindirim sistemi hastalıkları, gastroenteroloji bölümünün uzmanlık alanına girer. Bu hastalıklarda genel olarak ağrı, rahatsızlık hissi, dışkılama problemleri, bulantı ve kusma gibi şikâyetler yaygın belirtiler arasında yer alır ve bu şikâyetler endoskopik incelemeler ile tespit edilebilir. Bu hastalıkların tedavisinin şekli ve süresi var olan hastalığın niteliğine göre farklı şekillerde yapılabilir. İlaçlı ya da cerrahi olabilen tedavi yöntemleri kullanılabilirken aynı zamanda günlük hayatta işlenmiş yiyecekler yerine doğal beslenme tercih edilmeli, probiyotik destek ürünlerinden yararlanılmalı, yemeklerin miktarı azaltılıp küçük lokmalarla tüketilmeli ve hareketli bir hayat sürülmelidir.

Abur cubur tarzı gıdaların tüketilmesi bu sistemde hazımsızlığa neden olabilir. Bu yiyeceklerin içerisinde lif oranı az olduğundan kabızlığa neden olabilir. Abur cuburların çoğu kızartılmış ve fazla baharat içerdiği için reflüsü olan veya bazı barsak hastalığı olan kişilerde şikâyetlerin artmasına neden olur. Abur cuburlar yüksek oranda şeker, karbonhidrat, trans yağ, katkı maddesi içerir ve tüm bunlar mideyi rahatsız edebilecek nedenlerdir.

Abur cubur tüketimi sindirim sistemi enfeksiyonlarına da neden olabilir. Normalde gıdalardan gelen bakteriler midedeki asit dengesi ile yok edilir ancak bu etkiyi gösterebilmesi için mide barsak sisteminin sağlıklı bir yapıda olması gerekir. Bol abur cubur tüketimi bu sistem sağlığını bozacağı için midedeki bu koruyucu sistem zayıflayarak vücuda enfeksiyon geçişi meydana gelir. Dolayısıyla karın ağrısı ve ishal gibi şikâyetler artar. Özellikle öğün olarak tüketilen abur cuburlar midedeki asit oranını artırır ve mide ekşimesi veya mide bulantısı gibi sorunlara neden olabilir.

Beyin fonksiyonları

Beyin, sinir sisteminin merkezi konumunda olan ve bilinen en karmaşık organdır. Ayrıca vücuttaki diğer organların merkezi kontrollerini de sağlar. Tüm bilinçli ve bilinçsiz hareketleri düzenler. Düşünme, mantık kurma gibi soyut işlemler de yine beyin tarafından gerçekleştirilen fonksiyonlardır. Beyin fonksiyonları bozulursa Alzheimer hastalığı, dikkat dağınıklığı, uyku problemleri, depresyon, duygu durum değişiklikleri gibi durumlar görülebilir. Ayrıca öğrenme güçlüğü, isteksizlik, motivasyon kaybı, hayat ve hobilerden zevk almama, el yazısında bozulma, dengesizlik, denge kayıpları,  sindirim problemleri de görülmeye başlanır.

Beslenmenin beyin hücreleri üzerinde etkisi vardır. Yapılan araştırmalara göre tüketilen besinler beyni, hafızayı ve psikolojiyi direkt olarak etkiler. Özellikle abur cubur gibi gıdaların fazla tüketilmesi beyin sağlığına zarar verir. Bu tip yiyecekler beyin fonksiyonlarını etkiler. Hafıza kaybına ve beyinde fonksiyonlarında aksamalar yaşanmasına neden olur. Depresyon ve anksiyete gibi sorunlara yol açabilir. Akıl karışıklığa neden olabilir ve düşünme yeteneğinde sıkıntılar yaşanmasına neden olabilir. Uzun süre şeker tüketimi başta nörolojik fonksiyonlar olmak üzere çeşitli fonksiyonu olumsuz etkiler. Öğrenme yeteneği üzerinde de olumsuz etkileri vardır. Beynin daha hızlı yaşlanmasına neden olur.  Ayrıca vücutta önemli bir kimyasal olan dopamin üretimini olumsuz yönde etkileyerek mutluluk, zindelik, iyi olma hallerini de etkiler.

Yorgunluk

Yorgunluk genel anlamda; kişinin günlük işlerini yaparken fiziksel veya psikolojik anlamda halsiz hissetmesi, yeterli enerjiyi bulamamasına denir. Gün içerisinde normalde sarf edilen eforun üzerinde bir fiziksel aktivite yapıldığında oluşan yorgunluk normaldir ve dinlenme ile geçer. Ancak normalde sarf edilen eforun üzerinde bir fiziksel aktivite yapılmadığı halde kişinin kendisini yorgun hissetmesi bazı hastalıkların belirtisi olabilir. Tedavisi için kişiye özel egzersiz uygulamaları, yaşam şekli değişiklikleri, doğru ve dengeli beslenme programları ve psikolojik destek üzerinde durulur. 

Abur cubur gibi sağlıksız yiyecekler bazen yorgunluğun sebebi olabilir. Abur cubur yiyeceklerin tüketilmesi ile tokluk hissi sağlansa da bu gıdalar güç sağlayan, enerji veren besin ögeleri içermezler. Dolayısıyla sık abur cubur tüketen ve sağlıklı beslenmeyen kişilerde kronik yorgunluk oluşabilme riski yüksektir. Özellikle öğün atlayarak abur cubur gıdaların aşırı tüketimi kan şeker seviyesini artırır. Bu durum protein, vitamin ve mineral eksikliğine neden olur ve yorgun hissetmeye yol açar. Bun durumum önüne geçebilmek için ara öğün ve ana öğünlerin atlanmaması ile beraber yeterli ve dengeli beslenmek gerekir.

Depresyon

Depresyon, sürekli bir üzüntü olma hali ve ilgi kaybına neden olan bir duygu durum bozukluğudur. Depresyon kısa süren bir keyifsizlik hali değildir. Depresyon demek için uzun süreli duygu durumlarında bir problem yaşanması gerekir. Depresyon belirtileri kişide zamanla ortaya çıkar. Bu kişiler genellikle karamsar ruh hali ve uyku bozuklukları yaşarlar ve zamanla hayatını olumsuz etkilenir. Tedavi edilebilir bir rahatsızlıktır. Depresyonu olan bireyler için ilaç, psikoterapi veya ikisinin birleşimi ile devam eden bir tedavi yöntemi belirlenebilir.

Araştırmalar sonucu abur cubur gibi çok fazla yağ veya şeker içeren işlenmiş gıdaların vücutta yaygın bir iltihap durumuna yol açtığı bulunmuştur. Bilim adamlarına göre vücuttaki bu yaygın iltihap oluşumu depresyon riskini artırabilir. Bununla beraber düşük besin içeriğine sahip gıdaların tüketimi ile olumsuz ruh hali, artan stres ve artan depresyon riski arasında bağlantı olduğunu bulundu.

Sağlıklı Abur Cubur Çeşitleri Var mı?

Evet, sağlıklı abur cubur çeşitleri var. İşlenmiş şekerle yapılan gıdalardan ziyade daha doğal malzemelerle yapılmış daha sağlıklı abur cuburlardır. Bu abur cubur çeşitleri kısa süre içerisinde hazırlanabilir. Ayrıca kilo aldırmaz ve vücudun ihtiyaç duyduğu besin ögelerini içerir. 

Bu besinlere örnek olarak; meyveli yoğurt, yulaf lapası, mercimek cipsi, fırınlanmış kabak cipsi, kuru üzüm ve leblebi karışımı verilebilir. Ayrıca cips ve hazır unlu mamuller gibi abur cuburlar yerine yağsız patlamış mısır veya kestane gibi sağlıklı abur cuburlar; gazlı içecekler yerine salep veya boza, çikolata ya da şekerlemeler yerine dondurma tercih edilmesi daha sağlıklı olacaktır. Elbette her besinde olduğu gibi sağlıklı abur cuburların da porsiyon kontrolünün yapılması şarttır.



0
enerjidiyet

Yorumlar (0)

Yorum Yapın

0 / 300

Okumaya Devam Edin