Mide Yanması Nedir?
Ortaya çıkan ağrıya verilen isimdir. Birçok vakada bu ağrı özellikle yemek yedikten sonra, akşamları veya uzanma ya da eğilme sırasında daha da ağır bir hal alır. Yemek borusu, ağzı mideye bağlayan boruya verilen isimdir. Bu boru, yiyecekleri ritmik dalgalarda mideye doğru itmeye çalışan kaslardan yapılmıştır. Gıdanın mideye girdikten sonra geri akması ya da yemek borusuna geri dönmesi yemek borusu ile midenin birleştiği yerde bulunan ve alt özofagus sfinkteri adı verilen özel bir dairesel kas alanı sayesinde engellenir. Bunun yanı sıra göğsü karından ayıran düz kaslardan meydana gelen diyaframdaki basınç farkı da mide içeriğini mide içinde tutmaya yardımcı olur.
Mide, yiyecekleri sindirmeye başlamak için çeşitli asitleri ve enzimlerin bir araya geldiği bir torba gibidir. Midenin içindeki asitten dolayı yaralanmasına ve iltihaplanmasına engel olmak için midenin iç çeperini kaplayan özel koruyucu hücreler vardır. Ancak yemek borusu bu hücrelerin sağladığı korumaya sahip değildir. Bu sebeple mide asidi ve sindirim sıvıları yemek borusuna geri akarsa, yemek borusunda iltihaplanmaya ve borunun korumasız astarında ağır hasara neden olabilir. Bu duruma mide yanması adı verilir.
Arada bir gerçekleşen mide yanması yaygın görülen bir durumdur ve birçok durumda endişe edilmesi için bir neden yoktur. Birçok vakada, mide yanması rahatsızlığı bireyin yaşam tarzı değişiklikleri ve reçetesiz satılan ilaçlarla yönetmesin mümkündür. Ancak daha sıklıkla görülen veya bireyin günlük rutinine müdahale eden mide yanması vakaları, tıbbi bakım gerektiren daha ciddi bir durumun belirtisidir.
Mide Yanması Neden Olur?
Mide yanması, gastroözofageal reflü adı verilen bir hastalığın semptomudur. En kısa tanımıyla mide asidinin yemek borusundan yukarıya çıkmasından dolayı kaynaklanır. Bu durumdan kaynaklanan risk faktörleri, midede asit üretimini artıranların yanı sıra yemek borusuna asit reflüsüne izin veren yapısal sorunları içerir. Gastrit veya H. pylori enfeksiyonu gibi başka tıbbi durumlar da mide yanmasına yol açar.
Gastrit midenin içini kaplayan koruyucu dokuda meydana gelen iltihaplanmaya verilen isimdir. Bu durumda yemek sonrasında mide yanmasına eş zamanlı olarak bulantı ve şişkinlik gözlemlenir. Tedavi edilmeden ilerleyen gastrit vakaları midede ülser oluşumuna, dolayısıyla artan kanser riskine ve mide kanamasına sebep olur.
Helicobacter pylori normal şartlarda midenin asidik ortamında varlığını sürdürebilen bir bakteri türüdür. Bu bakterinin dışarıdan mide içine yerleşmesi ve midede normalde bulunan faydalı bakterilerin yerini alması her vakada en başta belirti ve semptomlara yol açmaz. Bu enfeksiyon zaman içinde bulantı, iştah ve kilo kaybı veya mide yanması gibi belirtilere yol açabilir.
Özellikle üçüncü dünya ülkelerinde, temiz su bulunmayan yerlerde ve besin hazırlığı sürecinde gerekli temizlik ve hijyen standartlarının takip edilmediği ortamlarda yaygın olarak bulunur.
Belirli bazı ilaçlar, bireylerde mide yanmasına neden olur. Bireyin başka sağlık durumlarından kaynaklanan hassasiyetleri mide yanmasına yol açar. Örneğin çölyak hastaları gluten içeren gıdalara, laktoz intoleransı olanlar ise süt ürünlerine tepki olarak mide yanması hissederler. Mide yanmasının yanı sıra başka belirti ve semptomlar da görülür. Bazı vakalarda hazımsızlık da mide yanmasına neden olur.
Normal şartlarda bireylerin beslenme sürecinde yaygın olarak yediği ve içtiği birtakım yiyecekler, mide yanması için zemin hazırlayacak şekilde mide asidi salgısını artırabilir. Bunların arasında gazlı içecekler, ananas, greyfurt veya portakal suyu gibi asitli meyve suları, domates ve ketçap gibi domates ürünleri, greyfurt, mandalina, limon ve portakal gibi asitli narenciye yiyecekleri, çok yağlı besinler, baharatlı yiyecekler, soğan, kafein ve çikolata bulunur.
Aşırı alkol tüketimi ile doğrudan veya dolaylı olarak sigara dumanı da mide yanmasına neden olabilir. Özellikle sigara içmenin alt özofagus sfinkterinin işlevini etkileme eğiliminde olduğu gözlemlenmiştir. Bu midenin üst kapakçığının gevşemesine ve asidin yemek borusuna geri akışına neden olur.
Gebelik, bireyin karın boşluğu içinde basıncı artırabilir ve alt özofagus sfinkterinin işlevini etkileyerek reflü ve mide yanması için daha yatkın hale getirebilir. Obezite de aynı zamanda karın bölgesinde ortaya çıkardığı basınç artışı sebebiyle aynı şekilde reflüye neden olabilir.
Skleroderma ve sarkoidoz gibi doğrudan yemek borusu üzerinde görülen çeşitli hastalıklar da bir belirti olarak mide yanmasına neden olabilir.
Mide Yanması Belirtileri Nelerdir?
Normal şartlarda en yaygın mide yanması türü gastroözofageal reflü hastalığından kaynaklanmaktadır. Bu hastalıkta mide asidi yemek borusuna doğru geri akar ve ağrıya neden olur. Bu ağrı, genellikle göğüs kemiğinin veya göğüs kemiğinin arkasında spazm veya keskin bir ağrı şeklinde yanma hissi olarak hissedilir. Çoğu zaman asit reflü ağrısı, kalp krizi ağrısıyla karıştırılabilir.
Asit reflü ağrısı göğsün alt kısmında kalabilir veya boğazın arkasına kadar yükselebilir ve boğazın arkasında oldukça ekşi bir su akıntısı gibi hissedilebilir. Eğer asit reflü boğaza, gırtlağa ya da ses kutusuna kadar yükselirse öksürük ataklarına veya ses kısıklığına neden olabilir.
Mide yanmasına neden olan asit ağıza kadar ulaşırsa, ağızda acı veya yakıcı, asidik bir tat hissedilmesine neden olur. Uzun süreli reflü vakalarında ise mide asidinin diş minesini aşındırıp çürümeye neden olduğu gözlemlenmiştir.
Mide yanması belirtileri genellikle ağır yemeklerden, öne eğildikten veya düz yattıktan sonra kötüleşir. Durumdan etkilenenler birçok vakada mide yanması nedeni ile uykudan uyanabilir.
Mide yanmasından kaynaklanan göğüs ağrısı, kalp krizi belirtileri ile benzerlik göstermektedir. Eğer birey şiddetli göğüs ağrısı veya basıncı hissini, özellikle kol veya çene ağrısı veya nefes almada güçlük gibi diğer belirti ve semptomlarla birlikte yaşıyorsa, acil tıbbi yardıma başvurulması gereklidir.
Mide yanmasının haftada iki defadan fazla meydana gelmesi, semptomların reçetesiz satılan mide rahatlatıcı ilaçlara rağmen devam etmesi, yutmada zorluk çekilmesi, bulantı veya kusmanın sürmesi ya da iştahsızlık veya yeme zorlukları nedeniyle kilo kaybı görülmesi durumunda mutlaka bir doktora başvurulması tavsiye edilir.
Mide Yanması Tanısı Nasıl Konulur?
Mide yanması kalp krizi, pulmoner emboli, pnömoni ve göğüs duvarı ağrısı gibi diğer göğüs hastalıkları ile karıştırılabilen, ancak yaygın olarak görülen bir şikayettir.
Mide yanması teşhisi için, doktorun bireyin tıbbi geçmişini öğrenmesi ve tam bir fizik muayene gerçekleştirmesi ile başlar. Bu fizik muayene birçok vakada doktorun doğru tanı koyması ve bir tedavi planına başlaması için yeterli bilgi sağlar. Bazı vakalarda, daha fazla test ve inceleme yapılması gereklidir.
Bireye baryum ve gastrografin isminde kontrast madde verilir. Ardından hastaya verilmiş olan kontrast malzemenin aşağı yukarı hareketini incelemek için bir x ışını ya da floroskopi makinesi kullanılır. Bu test yöntemi hem yemek borusunun kendisinde hem de yemek borusunun iç duvarlarında duvarlarında olası düzensizlikler ile iltihaplanmaları saptamanın yanı sıra, yemek borusu kaslarının kontrast maddeyi mideye itmek için ritmik bir şekilde düzgün çalışıp çalışmadığını da belirleyebilir.
Endoskopi testinde ise bir gastroenterolog, yemek borusu ve midenin iç yüzeyine bakmak için esnek bir tüpün ucuna konulan bir fiberoptik kameradan faydalanır. Bu sayede herhangi bir inflamasyon veya ülser doğrudan tespit edilebilir. Tüpte bulunan bir aparat sayesinde kanser öncesi veya kanserli hücreleri aramak için küçük doku parçaları elde edilerek biyopsi yapılabilir.
Daha nadir vakalarda, geleneksel yöntemler teşhisi doğrulayamadığında veya semptomlar atipik olduğunda manometri ve pH testi için basınç monitörlerinin kullanılması ve yemek borusu içinden asit ölçümlerinin alınması da doktorun tanı koymasında yardımcı olabilir. Bu ambulatuvar asit prob testi için bireyin yemek borusuna yerleştirilen bir asit monitörü, bel çevresine veya omuz üzerinden bir kayışla takılan küçük bir bilgisayara bağlanır.
Mide Yanması Tedavisi Yöntemleri Nelerdir?
Mide yanmasını önlemek için öncelikle daha küçük, daha sık öğünler halinde yemek yenilmesi ve yatmadan önce yemek yenilmemesi tavsiye edilir. Alkol, sigara ve kafeinden kaçınmak gereklidir. Yer çekiminin midede asit tutması ve yukarı sızmaması için kaçınması için uyulan yatağın başının kaldırılması asit reflünün etkilerini azaltmak için faydalı olur.
Mide yanmasının tedavisi, temel olarak yanmaya neden olan sorunun tedavisi sürecinde gerçekleştirilebilir. Bu süreçte ilaçlı tedavi veya cerrahi müdahale gerçekleştirilmesi gerekli olabilir.
İlaçlı tedavi sürecinde, doktor tavsiyesi ile antasitler, hem midede fazla asidi bağlamak hem de yemek borusunu kaplayarak koruyucu tabaka oluşturmak için yemeklerden sonra, yatma vaktinde veya gerekli olduğu durumlarda alınabilir.
Mide hücrelerini asit üretmeye teşvik eden bir kimyasal olan histaminin midenin asit üreten hücreleri üzerindeki etkisini bloke eden ilaçlardır. Bu ilaç asit üretimini azaltarak mide yanması semptomlarını azaltabilir Proton pompa inhibitörleri de mide tarafından asit üretimini engelleyen başka bir ilaç sınıfıdır.
Bazı ilaçlar reçetesiz bulunabilirler. Ancak bu ilaçlar başka bazı reçeteli ilaçlarla potansiyel etkileşimler içine girerek istenmeyen yan etkilere neden olabilir. Bu ilaçları kullanmadan önce mutlaka doktora danışılması gereklidir.
Yoğun tıbbi ilaç tedavisinin yeterli rahatlama sağlamadığı, Barrett özofagusu izlerinin görüldüğü ya da ses kısıklığına, zatürreye veya hırıltıya neden olacak kadar şiddetli reflü ile karşılaşıldığı durumlarda cerrahi müdahale mide yanmasında kullanılan bir seçenektir.
Özofagus reflüsü için farklı cerrahi yaklaşımlar mevcuttur. Fundoplikasyonda, mide alt yemek borusu etrafına sarılır ve temel olarak alt yemek borusu sfinkterinin yerini alacak yeni bir fizyolojik kapak oluşturur. Alt yemek borusu sfinkterini birbirine bağlayan alt yemek borusunun etrafına sarılabilen bir takım yeni cihazlar üzerinde çalışmalar sürdürülmektedir.
Bireyin gerçekleştireceği çeşitli yaşam tarzı değişiklikleri mide yanmasını hafifletmeye yardımcı olabilir.
Sağlıklı kilonun korunması önemlidir. Fazla kilo bireyin karnına baskı uygulayarak midesini yukarı iter ve asitin yemek borusuna çıkmasına neden olur. Karna ve özellikle alt yemek borusu sfinkterine baskı uygulayan dar giysilerden kaçınmak önemlidir. Mide ekşimesini tetikleyen gıdaların tüketilmesi azaltılmalıdır. Geç saatte ve büyük öğünlerden kaçınmak gereklidir. Bunun yerine gün boyunca birçok küçük öğün tercih edilmelidir.
Uzanmak için öğün sonrasında en az üç saat beklenmelidir. Geceleri veya uyumaya çalışırken düzenli olarak mide yanması yaşayan bireyler, yatağının baş kısmını altına yükselti koyarak yükseltmelidir. Bu mümkün değilse, birey vücudunu belden yukarı kaldırmak için şilte ile yatak arasına uygun bir nesne koymalıdır. Sadece başı birkaç yastıkla yükseltmek genellikle etkili değildir.
Sigara içmek ya da alkol almak, alt yemek borusu sfinkterinin düzgün işlev görme yeteneğini azaltır.
Mide Yanmasından Nasıl Korunulur?
Midenizi korumak için yapabileceğiniz birçok hayat standardı değişikliği bulunmaktadır. Bunlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Sigara ve alkol tüketimini kontrol altına almak
- Az ama sık yemek yemek
- Mideye zarar veren ilaçlardan kaçınmak
- Mideye zarar veren gıdalardan kaçınmak
- Giysilerinizi gözden geçirmek
- Yatarken yastığınızı yükseltmek
- Yatmadan önce yemek yememek
Sigara ve alkolün mide üzerindeki zararları kanıtlanmıştır. Sadece midenin değil, genel sağlık için bu ürünlerden mümkün olduğunca uzak durmak gerekir.
Yemekleri fazla miktarda yemek, mide duvarının gerilmesine neden olarak midenizin rahatsızlığına sebep bulunur. Az fakat sık aralıklarla yemek yeme alışkanlık haline getirilirse daha olumlu sonuçlar elde edilir.
Başta kafein olmak üzere, çikolata, soğan, sarımsak gibi gıdalar mide hassasiyetini artırır. Ayrıca yemek hazırlarken fazla yağ kullanmamaya dikkat etmek de önemlidir.
Ayrıca kronik olarak kullanılan ilaçlar varsa ve mide yanması şikâyeti de mevcutsa doktora bu durumu muhakkak bildirmek gerekir.
Özellikle mide etrafını fazla sıkan kemer, pantolon ya da diğer giyecekler midedeki asitin yemek borusuna kaçmasını kolaylaştırabilir. Bu nedenle mümkün olduğunca daha rahat kıyafetler tercih etmek özellikle reflüsü olanlarda oldukça önemlidir.
Reflü gibi hastalıklarda, yatmak mide yanmasını daha da kötüleştirebilir. Yatma zamanı geldiğinde, üst bedeni yükseltmek için birkaç yastık kullanılabilir. Reflü yastığı olarak satılan yastıklar, belden yukarısını yükselterek daha rahat uyumayı sağlar.
Midenin besinleri iyice sindirebilmesi için zaman tanımak iyi bir fikirdir. Bu nedenle yatma saatine 3 saat kala yemek yemeyi bırakmak oldukça önem arz eder.
Mide Yanması Hakkında Bilinmesi Gerekenler Nelerdir?
Mide yanması; hastaların genel anlamda karnın sol üst kısmı veya göbek deliğinin hemen üst kısmında yanma, ekşime veya batma şeklinde hissettiği ağrı şekline verilen isimdir. Yanma şikâyeti bazı vakalarda göğüs veya boynu da etkileyebilir ve göğüs ağrısı ya da karın ağrısı ile karıştırılabilir. Mide yanması, çoğu hastalıkta belirli dönemlerde şiddetlenir ve belli bir süre boyunca azaldıktan sonra gün içinde tekrarlayabilir. Bu anlamda, mide yanması şikâyeti; kişinin günlük yaşam kalitesini önemli ölçüde olumsuz etkileyebilir ve gıda alımını güçleştirerek halsizlik veya kilo kaybına neden olabilir.
Mide yanması genel anlamda sindirim sistemi problemleri ile ilişkili olduğundan, mide yanması görülen hastalarda altta yatan nedene bağlı olarak başka belirtiler de ortaya çıkabilir. Bu anlamda, mide yanmasına eşlik eden belirtiler şu şekildedir:
- Özellikle sol üst kadranda olmak üzere, kolik tarzda (aralıklı) ve bıçak saplanır gibi karın ağrısı
- Bulantı ve kusma
- Halsizlik ve yorgunluk
- Şişkinlik ve hazımsızlık
- İshal veya kabızlık
- İştah kaybı, kilo kaybı
- Geğirme
- Ağza acı su veya gıda artıklarının gelmesi
- Kötü ağız kokusu
Mide yanması şikayetinin tedavisinde öncelikle altta yatan nedenin tespit edilmesi gerekir. Buna yönelik yapılan tetkiklerin ardından belirlenen sorunu ortadan kaldırma amacıyla uygulanan spesifik tedavi, mide yanması şikayetinin giderilmesinde etkilidir. Mide yanmasının en yaygın nedeni olan GÖRH hastalığının tedavisinde genellikle ilaç tedavisine başvurulurken, bazı vakalarda cerrahi yöntemlerin uygulanması gerekebilir. İlaç tedavisinde ise genel anlamda antiasitler, antihistaminikler ve proton pompa inhibitörleri kullanılır. Bunun yanı sıra, hastanın hayat tarzında birtakım değişikliklere gitmesi de gerekebilir. Örneğin; hastalara baharatlı ve asitli yiyecek/içeceklerden kaçınmaları, az ve sık öğünler halinde beslenmeleri, yatmadan 2 saat önce gıda alımını kesmeleri ve stresten uzak durmaları önerilir. Aynı zamanda, fazla kilosu olan hastaların düzenli egzersiz ve sağlıklı bir beslenme düzeniyle kilo vermesi de kritik önem taşır. Gastrit veya peptik ülser gibi rahatsızlıkların görüldüğü durumlarda, altta yatan nedene bağlı olarak hastaların kullandığı ilaçlar yeniden düzenlenebilir, hastalara mide koruyucu ilaçlar reçete edilebilir veya enfeksiyon varlığında antibiyotik tedavisine başvurulabilir.
Mide Yanması Kimlerde Görülür?
Mide ekşimesi, mide ve yemek borusundaki birtakım problemlere bağlı olarak karnın üst kısmı ile göğüs bölgesinde yanma ve ekşime tarzında ağrıların görülmesidir. Ağrılar genellikle yoğun içerikli ana öğünlerin ardından alkol, çay, kahve, gazlı içecekler gibi içeceklerin tüketilmesinin ardından görülür. Aşırı alkol, sigara, yağlı yiyecek, gazlı içecek gibi tüketim ürünleri fazla alan kişilerde bu tarz sağlık problemleri görülür. Bunların yanı sıra başka sağlık problemlerinden kaynaklı da mide yanması meydana gelir.
Mide Yanması Kansere Yol Açar mı?
Mide yanmasının mide ya da özofagus kanserinin belirtisi olabileceği belirtiliyor. İngiltere Halk Sağlığı Dairesi, hastalığa dikkat çekmek için bir kampanya başlattı ve uzun süre mide yanması şikâyeti olan ya da üç hafta veya daha uzun süre yutma zorluğu yaşayan kişilerin doktora görünmeleri uyarısında bulundu.
Yorumlar (0)
Yorum Yapın